Bu belirtilere dikkat! Okul başarısını etkiliyor

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Nedir?

DEHB, çocuğun isteğiyle değil, nörogelişimsel bir durumla ilgilidir. Uzmanlar, DEHB’nin sadece çocukların davranışlarıyla ilgili bir sorun olmadığını, aynı zamanda çocuğun nörolojik gelişimiyle bağlantılı bir durum olduğunu belirtiyor. Dr. Hüseynova, DEHB’li çocukların bazı davranışlarının ebeveynler tarafından yanlış yorumlanabileceğine dikkat çekerek, “Bazı çocuklar teknolojiyle ilgili faaliyetlerde uzun süre odaklanabiliyor. Bu da ailelerin kafasını karıştırabiliyor. Oysa bu durum, dikkat eksikliğinin olmadığı anlamına gelmez. DEHB’li çocuklar, özellikle faydalı ya da sorumluluk gerektiren işlerde dikkatlerini toplamakta zorlanırlar” açıklamasında bulundu.

Okul Başarısında Belirgin Düşüş Gözlemlenebilir

Dr. Hüseynova, DEHB olan çocukların okul başarılarında da belirgin düşüşler gözlemlenebileceğini belirterek, “DEHB olan çocuklar derslerde hayallere dalabilir, anlatılanları bir süre sonra takip edemez ve ödev başında çabuk sıkılabilir. Hiperaktivitesi olan çocuklarda ise yerinde duramama, kıpır kıpır olma ve sürekli hareket etme gibi belirtiler dikkat çeker” dedi.

Tedavi Edilmezse Ciddi Sonuçlar Ortaya Çıkabilir

Tedavi edilmeyen DEHB’nin çocukların sosyal, akademik ve duygusal gelişimini olumsuz etkileyebileceğini ifade eden Dr. Hüseynova, “Bu çocuklarda özgüven kaybı, ilişkilerde zorlanma, madde bağımlılığına eğilim, kaza riskleri ve yaşam kalitesinde düşüş gibi ciddi sonuçlar ortaya çıkabilir” diye uyardı.

DEHB Tedavisi Nasıl Planlanır?

Dr. Hüseynova, DEHB tedavisinin çocuğun yaşına, eşlik eden durumlara ve bireysel ihtiyaçlarına göre belirlendiğini belirterek, “Tedavide ilaç kullanımı, psikoterapi, ebeveyn eğitimi ve bireysel destekler birlikte yürütülmelidir. Özellikle 6 yaş altı çocuklarda psikososyal yaklaşımlar ön planda tutulurken, 6 yaş sonrası dönemde ilaç tedavisi de gündeme gelmektedir” dedi. Ayrıca, bilimsel çalışmaların sonuçlarına göre ilaç tedavisinin DEHB tedavisinde en etkili yöntem olduğunu da sözlerine ekledi.

Related Posts

Vücut kitle indeksi ölçümü uygulaması Ankara’da da başladı

Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde hayata geçirilen boy, kilo ve vücut kitle indeksi uygulaması, Ankara’da uygulanmaya başlandı.15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı’nda kurulan bilgilendirme stantlarında, vatandaşların vücut kitle indeksi değerleri ölçüldü. Yapılan ölçümlerin ardından vücut kitle indeksi değerleri fazla çıkan vatandaşlar, sağlık personeli tarafından sağlıklı hayat merkezlerine ve aile sağlık merkezlerine yönlendirildi.

Kalp gribi mi kalp krizi mi: Aman dikkat nezle gibi başlayıp krize dönüşmesin

Medipol Sağlık Grubu’ndan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, özellikle genç ve orta yaşlarda daha sık görülen kalp gribine (miyokardit) karşı önemli uyarılarda bulundu. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının ardından göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı şikayetlerinin devam etmesi halinde mutlaka bir uzmana başvurulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Boztosun, erken teşhisin hayati önem taşıdığını vurguladı.

Grip mevsimi uzadı

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nden (NKÜ) Doç. Dr. Mustafa Doğan, 2025’te grip mevsiminin oldukça uzadığını belirterek, “Mayıs ayının ortalarında olmamıza rağmen hala hatırı sayılır sayıda üst solunum yolları şikayeti ile hastalar hastanelere başvurmakta, sağlık kuruluşlarına başvurarak destek istemekteler” dedi.

Duşta yapılan idrar büyük hata! Uzmanı uyardı: ‘Yıllar içinde böbrekleri bitiriyor’

Duşta idrar yapma, birçok kişinin farkında olmadan benimsediği bir alışkanlık olabilir. Ancak sağlık uzmanları bu davranışın ciddi sağlık problemlerine yol açabileceğini belirtiyor. Amerikalı ürojinekolog Dr. Teresa Irwin de duşta idrar yapma alışkanlığı hakkında takipçilerine uyarılarda bulundu.

Klozetten 75 kat daha pis, salonda baş köşede duruyor! Karbonat tek çaresi

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.

Uzmanı uyardı: ‘Düşük ve orta gelirli ülkelerde astım artıyor’

Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Gazi Gülbaş son yıllarda gelir düzeyi düşük-orta ülkelerde astım vakalarında artış gözlemlendiğini ifade ederek, “Astım önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Erken tanı ve doğru tedavi yaşam kalitesini artırır ve hayat kurtarır” dedi.